Reklam
Tarih : 2025-06-03 13:57:41

DEVA Partili Şahin: Vatandaşın adalet arayışı üzerinden umut tacirliği yapıyorlar

DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili İdris Şahin, Adalet Komisyonundan geçen 10.Yargı Paketi’ne ilişkin bir basın toplantısı düzenledi.

Şahin, "Nedir 10. Yargı Paketi? Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığının daha da güçlendirilmesi, hukuki güvenliğin kuvvetlendirilmesi, yargılamaların makul sürede tamamlanması, çözüm merkezli ve öngörülebilir bir adalet sisteminin oluşturulması, yargılama usullerinin sadeleştirilerek verimliliğin artırılması, yargıya ilişkin güven ve memnuniyetin yükseltilmesi, onarıcı ve telafi edici adalet uygulamalarının yaygınlaştırılması, ceza adalet sisteminin etkinlik ve caydırıcılığının tahkim edilmesi hedeflendiği belirtilerek düzenlenen kanun teklifi dikkate alındığında temenniden öteye gitmeyen, kalıcı çözümler yerine günün kurtarılması için ve Anayasa Mahkemesinin kararlarının uygunluğunun kısmen de olsa sağlanması için yapılan bir düzenlemedir. Hukuk devletinde yer alan ceza hukuku kuralları önleme ve iyileştirme amaçlarına uygun olarak ölçülü, adil ve orantılı olmalıdır" dedi.

İnfaz edilecek cezasının hukuk ve hakkaniyete aykırılıklarının ayrı bir sorun olduğunu belirten Şahin, şunları söyledi:

"Cezanın ıslah amacının gerçekleşmesi hedeflenen düzenlemeler ve infaz yasası dikkate alındığında miktara bakılmaksızın hapis cezası alan hükümlünün cezası ile orantılı belirli bir süre ceza infaz kurumunda kalması zaten mevcutta fazla olan cezaevlerinin ve ıslah evlerinin mevcut yapısı açısından içinden çıkılmaz bir hal almasına sebebiyet verecektir.  Özellikle son yıllarda Anayasa ile teminat altına alınan yargı bağımsızlığına ilişkin ciddi sorunların olduğu ülkemizde mahkemelerin vermiş olduğu hüküm sonucunda infaz edilecek cezanın hukuk ve hakkaniyete aykırılık sorunu ayrı bir sorun teşkil etmektedir."

Teklifin büyük bir hayal kırıklığı olduğunu vurgulayan Şahin, "Cezasızlık algısını ortadan kaldırma iddiasıyla kamuoyuna sunulan bu teklif, kapsamı ve içeriği itibarıyla büyük bir hayal kırıklığı yaratmıştır. Mahpuslar adil yargılandıklarına inanmamakta, dışarıdaki milyonlarca yakını ise Meclisten çıkacak her düzenlemeye umutla ama kaygıyla bakmaktadır. İnfaz düzenlemeleri, af beklentileri; bunlar siyasi kazanç hesaplarıyla oynanacak başlıklar değildir. İnsanların özgürlüğe olan ihtiyacını, özgürlüğe dair beklentilerini, umutları siyaset malzemesi yapılmamalıdır. Milyonlarca insanın hayatını doğrudan etkileyen adalet meseleleridir ama görüyoruz ki iktidar yine bu hassas alanı bir iletişim aracı gibi kullanmış, bayram öncesi toplumda büyük bir beklenti yaratmış ama buna karşılık herhangi bir adım atmamıştır. Bu yaklaşım yalnızca cezaevindeki yurttaşlarımızda değil, tüm toplumda huzursuzluk ve güvensizlik yaratmaktadır" ifadelerini kullandı.

Şahin, şu açıklamayı yaptı:

"Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme gibi muğlak ve keyfî yorumlara açık bir suç tipi Anayasa Mahkemesinin iptal kararına rağmen hâlâ kanununda yer almaktadır. Bu durum, suçta ve cezada kanunilik ilkesine de açıkça aykırılık teşkil etmektedir. Anayasa Mahkemesinin bu kararını mutlaka ve mutlaka bir şekliyle tamamlayacak bir yasal düzenlemenin yapılması gerekmektedir. Türkiye cezaevlerinde sadece tutuklu sayısı benzer nüfusa sahip Almanya'nın toplam cezaevi nüfusu kadar. Üstelik 415 bin mahkûmu barındıran cezaevlerimiz %140 dolu ve bu durum başlı başına insan onuruna aykırı. Bu tabloya rağmen ülke gerçeğinden uzak bir infaz paketi neredeyse hiç değişiklik yapılmadan komisyondan geçti. Esaslı bir yüzleşmeye ve müzakereye açık olmadığı ve nitelikli kanun yapma tekniğinden çok uzak bir süreç işletildiği için Genel Kuruldan da bu şekilde geçecek."

Adaletin bir bütün olduğunu bildiren Şahin, şu ifadeleri kullandı:

"Adalet bir bütündür. Adil ve hukuki çerçevede yapılan yargılama neticesinde cezada kanunilik, infazda da eşitlik adaletin tesisi için olmazsa olmazımızdır. Çok kez dile getirdik, bunları dile getirmeyişimiz, bu mücadeleyi vermeyişimiz kendimizi inkâr etmek olur. Bizim bütün mücadelemiz adil bir dünya için. Çünkü dünyada en acil ihtiyaç, adalettir! Adil yargılanma hakkı, masumiyet karinesi ihlal edilen ve bu nedenlerle hürriyeti kısıtlanmış olan, idarenin haksız ve hukuksuz kararları ile mağdur edilmiş KHK’lılar herkes kadar insandır ve adaleti herkes kadar hak ediyorlar. KHK kanayan bir yara… Sosyal ölüme terk edilmiş insanlar! Ne diyorlar? ‘Haksız yere ihraç edildik. Mahkemesiz, savunmasız, delilsiz... Biz sadece hakkımız olanı istiyoruz: İşimizi geri verin!"

  Hibya Haber Ajansı

© Copyright 2025 haberbulhaber.com.tr Tüm Hakları Saklıdır.
Web sitemiz Hibya Haber Ajansı Abonesidir.